onceden bir yoga seanstan sonra hemen bir "toparlanma" olurdu bende. yarim tepsi borek, 3 tane baklava yedikten sonrada enerjim dusmezdi. ama birseyler degisti. sabah saat 0600da zimba gibi kalkamamak durumu var, hafif bir agirlasma...ama inanin ashtanga yoga mysore style dersine girdigimde sanki vucudum daha da esnemis buluyorum. 4 haftada mesela onceden yapamadiklarimi yaptigimi izliyorum sanki yapan ben degilim ve de her zaman yapabiliyormusum da unutmusum. cok enteresan. bazi seylere vedalastiktan sonra baska seylere de merhaba demek zorundayim. alisveris sistemi yani. minik bir gobege merhaba, kelebek durusta dizlerimin yere degebilmesine hosgeldin.
istanbul nasil bir yer. hayranim. insan mucadele etmek zorunda yoksa cigner ve geri tukurur. istanbul'u hayatima getirdim, eski uyuzlasmis halime goodbye dedim. baska sekilde yapamazdim. ama bu hadiselerden sonrada sasirdigim bazi olaylar oluyor. remzi'ye girdim gecenlerde, liderlik kitap aliyorum, ordaki eleman "yorgunsunuz bugun irem hanim" dedi. anaa dedim, nasi yani, nerden taniyor beni? dumur oldum. ciktigimda gecmis dosyalari kurcaliyorum ve buluyorum ki ben bu cocuga bir arkadasa not birakmistim ve arkadasimi tanimasi icin karikatur gibi yuzunu cizmistim, (arkadasimin cebi kapaliydi ve merkur gerilemedemiydi hatirlamiyorum bulusma remzi'de olacakti megersem acil disciye gitmesi gerekmis) notu ona vermesini istemistim.
neeeyse. durusum farklilasti, ruyalarim ya deprem de sallandigimi goruyorum ya da bebek var kucagimda. her zamanki kosmali ruyalar degil yani. amerika seyhatim yaklasiyor ve 2.5 sene sonra gidecegim. 2.5 sene. zamansiz yasasaydik ne rahat olacak hayat var ya, hersey akardi, birlesirdi ve degerlendirmek gibi olaylari parcalayip anlam vermek gibi bir derdimiz olmazdi...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder